İlk önce belirteyim her hangi bir parti temsilcisi olarak sandık
başında değildim. Belli bir siyasi görüşüm var tabiki ama amacım gönüllü olarak
sandık başında olmaktı. Bu yazıda siyasi bi çerçeveden bakılarak yazılmadı, bir
gözlemci gözüyle yazıldı.
Hikayeye baştan başlayayım. Oy ve ötesi ni çoğunuz
duymuşsunuzdur.(www.oyveotesi.org) 3 kişiyle başlayıp 30.000 kişi olan başarılı
bir gönüllülük hareketi gerçekten duyarlı insanlardan oluşuyor ve gelen
insanlarda gayet bilinçli ve benim gibi bi işe yaramak isteyen insanlar. Annem
sandık gözetmeni (sandık müşahiti) olamak için başvurdu bana da sormuştu açıkça
söyleyeyim başta çok ilgilenmedim olur falan dedim. 1 hafta kala tekrar aradı
annem; bizim okulda (Erenköy İlköğretim Okulu) bir kişi ihtiyaç var gelsene,
dedim tamam yaz :) Zaten o okulda oy kullanacaktım annemde görevli ne
kaybederim dedim hatta annem oy vereceği sandıkta görevliydi ne şans. Bi saat
içerisinde Erenköy İlköğretim Okulu sorumlusu Eda hanım bana ulaştı bilgilerimi
aldı ve hızlı iletişim için bir whatsapp grubu kurduklarını söyledi ve ekledi
beni. Sandık görevlisi eğitimini kaçırdım ama annem gitti epey kalabalık
olduğunu söyledi. Cumartesi seçimden bir gün önce buluştuk diğer gönüllülerle
müşahit kartımı aldım şimdi her ne kadar bağımsız olsak da sandıkta bir parti
adına yada bağımsız aday adına bulunabiliyoruz benim de şansıma Liberal
Demokrat partinin kartı geldi dediğim gibi insanlar bilinçli ve istekli
çoğunlukla kadın olması da güzel bir artı, neyse bu kadar giriş yeter 30 Mart
a gelelim.
Saat: 05.30
Bu kadar erken kalkma sebebim 06.30 da sandıkta olmak zorunda
olduğum 07.00 gibi başlayacak sandık üyelerinin görevi 08.00 de de oy verme
işlemi başlayacak.
Saat: 06.30
Okuldayım. Açıkça söyleyeyim görevim hakkında çok bilgim yok 20
sayfalık genelgeyi okumadım ama yanımda (Örnek:138) sadece gözetmen olduğumu
biliyorum. Sandık müşahiti diye geçiyor. (O zaman oy ve ötesi nin hep dediği;
mücahit değil müşahitiz lafını anlıyorum). Hatta sandık başkanı isterse
almazmış odaya. Şimdi önce size yapıyı biraz anlatayım. Bir adet sandık
başkanı var , bir tane sandık memur u ve 3 tane üye bunlar genelde partinin
görevlileri ve partilerinde müşahitleri var ama ortada yoklar. Genelde de onlar
sayım zamanı geldiler zaten. Geçtim oda ya herkes garip garip bakıyor dedim
müşahit im hangi parti dediler Liberal Demokrat dedim (birde oy ve
ötesi önce uyarmıştı yalnış anlaşılmalara mahal vermemek için belirtmeyin oy ve
ötesinden olduğunuzu). Konuşuyoruz 2 üye ve bir memur var. Biri Akp li o
kendini belli ediyor öteki de Chp li ama onu sonra öğreniyoruz ki bankacı parti
üyesi değil (zaten olamazmış banka memuru olarak) sadece sandık görevlisi olmak
istemiş. Bir kat görevlisi vardı dolaşan Chp li aktivist gezi de falan mutfakta
görev almış Ankara - İzmir dolaşıyor belli dişli bi kadın. Öbür memurda açıkça
söyleyeyim bilmiyorum hangi partiden olduğunu Mhp olabilir ama muhabbeti geçmedi.
İki kadın muhabbet ederken Akp li kadın kenarda hiç kimseyle konuşmuyor tabi
ilk tanıştığın insanlarla rahat olmasını beklemem kimsenin ama bir uzak sonra
akşam üstüne doğru biraz konuşup açılıyor anlıyorsun iyi insan kötü biri değil
ama maşa belli kullanılıyor eşi okulda görevliymiş o ne derse onu yapıyor neyse
detaylara gireceğim sonra. Sandık başkanı ortada yok bu arada.
Saat: 07.10
Sandık görevlisi geliyor elinde üye listesi sayıyor herkes orada
bana diyor sen kimsin diyor, sandık müşahitim diyorum çok iplemiyor kimse. Genelde
şöyle bişi var müşahit süs bitkisi gibi duruyor çünkü sandık başındakilerin
çoğu memur ve öğretmen daha bi bürokrat kafası mesela Annem sandığın orada
kenarda durmuş sabahtan akşama kadar. Zaten görevide seçimin dürüst olup
olmadığı sandıklarda sorun olup olmadığını kontrol etmek. Ben diyorum yardım
edecek bir şeyler var mı çünkü harıl harıl zarflar ve pusulalar sayılıyor, küçümser
bakışlar geliyor başkandan- aynı başkan gece ayrılırken bana sandığı sen
kurtardın diyecek- . Başta sandık odasını düzenliyorum falan bakıyoruz iki üye
eksik gelmiyorlar. İkiside erkek üyelerin başkan diyor hadi gel üye ol hani bir
erkek olsun yardım etsin, yavaş yavaş işe yaramaya başladığımı hissediyorum.
Bina sorumlusu geliyor adam okul müdürü bildiğin sorumlu yapmışlar dolaşıyor
ortada. Bana kim olduğumu soruyor müşahitim diyorum ama sandık başkanı eksik
üye olduğu için beni üye yapacak. Peki diyor ad,soyad TC ve hesap bilgilerini
ver. Ad ,soyad TC eyw hesap bilgilerini napıcaksın? Meğer para yatırılacakmış
bakıyorum listeye başkan maşallah 350 tl ortalama para alıyor, memur 180 tl
civarı üyeler ise 62 tl. Vay anasını diyorum içimden otur burada oy say başkan ol
350 tl kolay para diyorum tabiki gece hepsini yalayıp yutacağım. Bilgilerimi
veriyorum artık resmen sandık görevlisiyim.
Saat. 07.20
İnsanlar gelmeye başlıyor. Dedim noluyor daha sandıklar açılmadı
oy için pusulalar damgalanacak ooo. Gelen diyor 08.00 de açılmayacak mı
sandıklar dedim evet bende onu diyorum. Telefonu gösteriyorlar 08.20. Ultra
ileri ve gelişmiş ülkemiz dünya saatlerini ileri alırken almıyor bi gün sonra
allığı için milletin saatleri bi saat ileri, ama akıllı telefonların umrunda
değil tabi başbakanımızın emirleri sökmüyor iphone lara samsung lara, zamanlama
manidar neyse. Herkese diyoruz bütün dünya saatlerini ileri aldı biz yarın
alacağız gelen dönüyor aşağı, gelen dönüyor. 5 aylık bir hamile kadın geliyor
diyorum ayıp yani insanlar ne duruma düşüyor, zamanlama manidar gerçekten neyse.
En az on kişiyi kapıdan çevirdikten sonra sonunda saat geliyor.
Saat 08.00
Yavaş yavaş insanlar geliyor. İlk oylar kullanılmaya başlanıyor.
Buradan itibaren oy sayımından sonrasına kadar gözlemlediklerimi madde madde
yazacağım.
*Başta söylemek istiyorum sandığa gelenler çok bilinçli ve herkes
endişeli şimdi nasıl basacağız aman yalnış oy kullanmayalım diyen çok kişi
vardı. Ama tabiki bunu kaynağı Erenköy olması.
*Erenköy de olmamıza rağmen her katta bir gerginlik arada
tartışmalar avukat koşturdu durdu bütün gün düşünemiyorum başka bölgeleri
herkes diyor önceki seçimlerde bu kadar gerginlik yoktu diye.
*Komik olaylar: Bir Akp li binadaki avukatı parti propagandası
yapıyor diye suçluyor, olayda şu bir belge çıkarırken poşette Chp yazan bir kağıt var ben bile dikkatli baksam göremem, bunu diyen adam Akp rozeti takıyor
ayıp kardeşim önce bir kendine bak, o gün hala sokakta Akp Kadıköy adayının
pankartları duruyormuş seçim yasağı var okulun orada iki tane pankart asılı YSK
aranıyor noldu takip edemedim ama hep bel altı çalışıyor Akp.
*Akp nin süper bir organizasyon yapısı var. Çay ocağında 2tl ye
satılan çay (oda ayrı bi kafa kantin kapalı çay satıyorsun bi bakıma kaçak
döner sermaye, sandık görevlilerine ver bedava bari) Akp görevlilerine ücretsiz
dağıtılıyor. 2 kere kumanya paketleri dağıtıldı.
*Sandık başkanı para yatırılması için Akp li kadın a hesap
numarasını soruyor ben para istemiyorum diyor (Akp den alıyor zaten kanımca
bişiler) ama daha önemli ve vahimi olanı başkan diyor olur mu al senin hakkın
bu dediğinde benim hesabım yok bey iminkini veriyim demesi. Tamam senin hesabın
olmayabilir ama kafa beyim ne derse o olur kafası,kadın beyinin sözünün dışına
çıkamadığı gibi tayyibininde sözünden çıkamıyor biat kafası.
*Dikkat ettim çubuklu formayla ot vermeye gelen çok kişi var 10
kişiden 2 si diyebilirm hatta sandık başkanı bugün Fenarbahçe maçımı var ya
herkes formalı diyince bi gülüşme oldu salonda, bende dedim renklerini belli ediyorlar o da anlayana tabi.
*Bu arada sadece sarı lacivert formalı insanlar yok 3-5 tane Beşiktaş formalı ya da Galatasaray montlu formalı insanlarda gördüm, işte
bunlar hep gezi hep direniş.
*Dedim ya insanlar garip her çeşit insan ı görüyorsun orada. Evet
kaşesini ters basmaya çalışanından tut oy pusulalarını kabinde unutanına kadar.
Tamam kaseyi ters basmaya çalışana lafım yok eyvallah dalgınlık olur yaşlılıkta ama
bir soruyla karşılaştık evlere şenlik.
*Hatırlıyorsanız 3 pusula vardı. Biri beyaz Büyükşehir belediye
başkanlığı için biri mavi İlçe belediye başkanlığı için (bizim durumumuzda Kadıköy) bir de hiç kimsenin ne olduğunu bilmediği daha doğrusu işlevini
bilmediği Belediye Meclis üyesi için olan sarı pusula. Kadın şu soruyu sordu
Büyükşehir belediyesine ayrı Kadıköy e ayrı partiye basabilir miyim diye. Bu
çok acı bişi yerel seçim sonuçta bu ama artık o kadar parti meselesi oldu ki
millet hangi kafalarda ablacım suç sende değil seni bu hale getirende oda ayrı.
*Muhtarlık deyip geçmeyin neler oluyor. Muhatarlık seçimi
bildiğiniz gibi adayın ismi yazan kağıdı katlayıp mor oy pusulasına koyuyorsun.
Arada görevliler geliyor azalan adaylar için yeni kağıt dağıtıyorlar. Kabine
giriyorlar bazen de bize veriyorlardı.O
kabine girenler öbür adayın kağıtları çalıyorlarmış yada kullanılmaz hale
getirebiliyorlarmış, bunu yapanda 17-18 yaşındaki gençler siyaset daha o yaşta
kirletiyor insanı.
*Bende öğlen kendi sandığıma gidiyorum oy vermek için sandığım girişteki
ilk sandık 2001 annemin müşahit olduğu sandık konuşuyoruz falan ama sıra yavaş
ilerliyor yaş ortalaması yüksek ilk kat ilk sandık kolay olsun diye yaşlıları
koymuşlar ne güzel, 1916 doğumlu bi kadın oy kullanmış vay anasını dedim. Oyumuza
sahip çıkmamız güzel herkes oy kullansın ben beklerim sabaha kadar kuyrukta.
*Yavaş yavaş azaldı kuyruk sandık üyeleride oy kullanmaya
başladılar (sandık görevlileri görevli bulundukları sandıkta oy kullanıyorlar
bir tek kendi muhtarları için oy kullanmıyorlar ama oy hakları var) onlarda
kullanıyorlar. Bizim Akp li abla kullanmayacağım diyor kullan diyoruz demokratik bi
hak sonuçta, arada eşi geliyor eşi
kullan kullan diyor peki diyor kullanıyor yine biat kültürü tam tayyibbin
sevdiği kafa.
*Bu arada Akp li abla kötü biri değil gerçekten. Gün içinde çok
konuşmasada arada şakalaşıyoruz başta Annemin yaptığı muffinları verince
almıyor (çünkü onların ayrı kumanyaları var tembihlemişlerdir kimseden bir şey alma diye) ama sonra biraz israr edince bir parça yiyor ne güzel ellerinize
sağlık diyor insan oda yani robot mu şunu yap bunu yap de otursun.O kadar
ayrıştırdı ki ötekileştirdi ki Akp kafası bizi kadın çekiniyor ama oradaki
herkes aynı, eşit sorunları var.
*Sandık başkanının bir oğlu var diğer üyelerin de bir iki tane.
Hepsi anne sorunları aynı biri diyor ergenliğe girdi hep bilgisayar başında
falan diğeri diğer oturtamıyoruz bi ders masasına falan diyor Akp li ablanın da
aynı sorunları var oda anne kadınlar konuşuyor aralarında eşit olarak anne
olarak ayrım yok Akp li olsanda Chp li de ergen çocukla uğraşmak aynı dert.Niye
ötekileştiriyorsak birbirimizi ama aynı tekrar şeyi diyorum Akp li ablada suç
yok suç onu kullananda yukarılarda suç.
Saat :17.00
Polisler kapıları kapattı artık sadece binadakiler oy
kullanabilecek içeri adam alınmayacak. Zaten 16 den sonra iki üç kişi geldi
çoğu insan öğlen bitirdi işini. Şimdi oy sayımında sıra asıl iş burada.
*O zaman a kadar ortada olmayan müşahitler orada herkes at yarışı
tiyosu bekler gibi kapıda dizilmiş. Kapı açık içeri almıyor başkan karışıklık
olmaması için kapıda isteyen baksın etsin otursun diyor ama yine muhalefet yine
muhalefet insanlar. Polis geliyor falan ama onlarda ne yapsın bir yere kadar.
*Oylar tek tek açılıyor pusula kaldırılıyor müşahitlere
gösteriyor. Bizim sandığımız çok şeffaf dı diğer taraflarda nasıl bilmiyorum
ama hepsi insanların gözü önünde açıldı sayıldı.
*Dedim ya tartışma gerginlik her yerde Akp li Chp li diye ayırmıyorum bir oy vardı Akp ye basılmış biraz taşmış kutudan geçersiz sayılsın. Ya
kardeşim mühür başka partiye gelmemiş biraz taşmış ona niye itiraz ediyorsun
başkan dan tut Chp li görevli bile kabul diyor, avukatlar çağrılıyor biri diyor
geçersiz başka avukat geliyor Chp liyim ama geçerli diyor(parti propagandası
ile suçlanılan adam).Herşey duyarlılıkta bitiyor.
*Bir tane DSP oyunu logo ya basılsa bile kabul ettik sonuçta
dikdörtgenin içinde başka bir Chp oyu başka tarafa taştığı için başka partide
izi olduğu için gitti ne yapalım başka partiye taşmış oy niyet belli olsada.
*Bizim sandıkta(2021) Chp egemen. Büyükşehirde 215 Chp, 44 Akp.
İlçede 213 Chp, 43 Akp.
* Orada bekleyen eden Akp liler sadece 40 oy için orada en az 2-3
kişi Chp liler ise yok ortada arada bir görüyorsun, senden benden fazla sahip çıkıyor Akp li oyuna.
*Oylara bakarak aslında bir partinin ve seçmeninin bakışını
anlayabiliyorsun. Mesela Akp oylarının hepsi her üç pusulada da Akp (galiba
biri hariç) hep destek tam destek kafası bence oda biat kültürü.
*Chp de ise tek tük sapmalar var adam ilçede Chp ye vermiş, Büyükşehir
de İşçi partisi vermiş,yada Büyükşehir de Tkp ye vermiş İlçede Chp ye
vermiş.Tamam saygım var ama öyle ortalama 5 oy gitti bi sandıkta her sandıkta 5
oy toplamda büyük sayı ancak böyle devrilecekti bu adamlar.
*Birde bazı kafası karışıklar var (üç kişi). Abim/ablam Büyükşehirde
Mhp ye vermiş, ilçede Bdp ye vermiş belediye meclisinde Saadet e vermiş. Ya da
Büyükşehir de Hdp ye vermiş ilçede Saadet e vermiş belediye meclisinde Chp ye
vermiş ayrı kafalar. Her üçünde ayrı vermişler.
*Bazılarıda (iki kişi) sadece sarıya basmış diğer ikisini boş
bırakmış.Unutmuş mu yoksa tavır mı koymuş bilinmez ama boşu boşuna yorulmuş
gelmiş.Büyükşehir de ve ilçe için oy kullanmamış.
*Bir tanede Büyükşehirde hem sırrıya hem sarıgül e basan bir oy
vardı. Oda artistlik mi yaptı mesaj mı vermeye çalıştı bilinmez ama boşuna oy
verdi.
Oy sayımı bitti bitecek Chp nin önde olduğu belli ama 200 küsür
oyu saymak zor say babam say en kötüde araya giren müşahitler kaç çıktı noldu
ya geçersiz var mı? biri bir yanda radyodan bişiler dinler biri cep telefonundan
televizyon açar. Gönüllüre lafım yok ama partililer hep işe engel oluyorlar.
Abicim bi dur elinde çetele hipodromda at yarışı tiyosu bekleyen adamlar
gibisin bir sus rahat ol sayıyoruz. Tabiki uzun süren bir işlem ama oy sayıncada
bitmeyecek akşam, tabiki ben bilgisizim noluyor bilmiyorum. Zaten oy verme işlemi
bitince kapılar kapandı kimse içeri alınmadığı gibi kimsede dışarı
çıkartılmıyor. Sayım bitti başta dediler sadece sandık başkanları gidecek oy
teslimine ben dedim geleceğim üyeyim sandığa sahip çıkmak lazım sonuçta, belki
falan yaptılar bu aşamada müşahitlerin hiç şansı yok onları kafadan almadılar
otobüse. Oylar sayıldı indik aşağı 22 sandıkta 14 ü bitirmiş kalanları
bekletiyorlar, dışarıda belediye otobüsleri falan tam deplasman modu. Sandık
başkanı yaşlı nasıl kaldırsın o oyları sırtladım çıktık dışarı. Sandık
başkanlarının baskısı sonucu bir otobüs kaldırıyorlar. Yine hengame polis zor
düzen sağlıyor. Partililer otobüse binmeye çalışıyor. Sandık başkanı ve bir üye
dediler hiç bir şey sormadan biniyoruz elimizde oylar. Bu arada saat 23.00 suları.
Yolculuk Haydarpaşa dediler bizde sanıyoruz Haydarpaşa garı meğer değilmiş. Bu arada otobüs şoförü de bilmiyor yolu jet hızıyla geliyoruz teslim yerine iyiki geçirmedik bir arabaya yolda. geldiğimiz yerde bir tane hangar onun dışında kuyruk ileride kapıda polis sıra numarası dağıtıyor.
274 numaramız sıraya giriyoruz dışarıda bakıyoruz milletin elinde iki dosya diyorum başkanım dosyaları çıkaralım şimdiden diyor hangi dosyalar ya herkesin elinde olan diyorum bana dağıtılmadı diyor. (oda sonra çıkıyor ki bina sorumlusu imza için geldiğinde başkan yoktu sigaraya çıkmıştı sonra imzayı aldı o ara unutmuş vermeyi ama bu başkanın dediği ne zaman dağıtıldı bu dosyalar benim hiç bir bilgim yok) gidiyorum başkalarından fotoğraf çekiyorum dosyanın istenilenler yazıyor dosyada çünkü orada biraz açık gözlü olmak lazım biraz kafayı çalıştırıp pratik olmak lazım.. El yordamı yazıyoruz onları başka bi dosya ya, içinede evet mühürleri damga ıstampa vs... İlk dosya tamam ikincisi tutanaklar bizde var ama birinin imzaları eksik herkese o hengamade doldurduk tutanakları doldurduk bize kalmadı neyse alıyoruz onları da. Herşey sandık başkanında bitiyor bizimkisi iyi niyetliydi ama tecrübesiz bana bir saat anlat kapardım hemen. Bizim sıra ilerlemiş aralara giriyoruz millet hop hop diyor, numaramızı gösteriyoruz neyse çok sorun çıkmıyor. Şimdi durum şu dışarda bi sıra, içersi daha yoğun zaten kapıdayız çıkana numarasını soruyoruz 147 deyince sıçtık diyorum. Tek güzel taraf etrafın eğitim seviyesi yüksek genelde öğretmen ve memur itişme kakışma yok sadece sıkışıklık. Polisler arada dolaşıyor lütfen üyeler ve memurlar çıksın sadece başkanlar kalsın diyor. Ben başkana bakıyorum başkan bana bakıyor bırakma beni diyor dedim başkanım bırakmam sizi ve sandığı. Yaş ortlalaması yüksek en genci bi öğretmen oda benden küçük göstermesine rağmen 35 yaşındaymış. O aralar seçim sonuçlarını alamaya çalışıyoruz ama telefon çekmiyor tabiki. Birileri oturuyor orada bir öğretmen soruyor kimsiniz hangi sandık falan. Adamlar medya diyor öğretmen yandaş mı paralel mi diye soruyor, paralel paralel cihan haber ajansı diyor gülüşüyoruz. Malum Kadıköy herkesin rengi az çok belli o yüzden rahat siyasi geyikler dönüyor. Ama sinirler gergin bi saatte sayı anca 200 lere geliyor herkes çıkışta çorbacıya gidelim muhabbeti yapıyor. Saat 01.30 a geliyor herkes yorgun sinirli, ellerinde oy pusulaları bekliyorlar sırada.O zaman sabahki lafımı yutuyorum helal olsun aldıkları her kuruş için.
Yolculuk Haydarpaşa dediler bizde sanıyoruz Haydarpaşa garı meğer değilmiş. Bu arada otobüs şoförü de bilmiyor yolu jet hızıyla geliyoruz teslim yerine iyiki geçirmedik bir arabaya yolda. geldiğimiz yerde bir tane hangar onun dışında kuyruk ileride kapıda polis sıra numarası dağıtıyor.
274 numaramız sıraya giriyoruz dışarıda bakıyoruz milletin elinde iki dosya diyorum başkanım dosyaları çıkaralım şimdiden diyor hangi dosyalar ya herkesin elinde olan diyorum bana dağıtılmadı diyor. (oda sonra çıkıyor ki bina sorumlusu imza için geldiğinde başkan yoktu sigaraya çıkmıştı sonra imzayı aldı o ara unutmuş vermeyi ama bu başkanın dediği ne zaman dağıtıldı bu dosyalar benim hiç bir bilgim yok) gidiyorum başkalarından fotoğraf çekiyorum dosyanın istenilenler yazıyor dosyada çünkü orada biraz açık gözlü olmak lazım biraz kafayı çalıştırıp pratik olmak lazım.. El yordamı yazıyoruz onları başka bi dosya ya, içinede evet mühürleri damga ıstampa vs... İlk dosya tamam ikincisi tutanaklar bizde var ama birinin imzaları eksik herkese o hengamade doldurduk tutanakları doldurduk bize kalmadı neyse alıyoruz onları da. Herşey sandık başkanında bitiyor bizimkisi iyi niyetliydi ama tecrübesiz bana bir saat anlat kapardım hemen. Bizim sıra ilerlemiş aralara giriyoruz millet hop hop diyor, numaramızı gösteriyoruz neyse çok sorun çıkmıyor. Şimdi durum şu dışarda bi sıra, içersi daha yoğun zaten kapıdayız çıkana numarasını soruyoruz 147 deyince sıçtık diyorum. Tek güzel taraf etrafın eğitim seviyesi yüksek genelde öğretmen ve memur itişme kakışma yok sadece sıkışıklık. Polisler arada dolaşıyor lütfen üyeler ve memurlar çıksın sadece başkanlar kalsın diyor. Ben başkana bakıyorum başkan bana bakıyor bırakma beni diyor dedim başkanım bırakmam sizi ve sandığı. Yaş ortlalaması yüksek en genci bi öğretmen oda benden küçük göstermesine rağmen 35 yaşındaymış. O aralar seçim sonuçlarını alamaya çalışıyoruz ama telefon çekmiyor tabiki. Birileri oturuyor orada bir öğretmen soruyor kimsiniz hangi sandık falan. Adamlar medya diyor öğretmen yandaş mı paralel mi diye soruyor, paralel paralel cihan haber ajansı diyor gülüşüyoruz. Malum Kadıköy herkesin rengi az çok belli o yüzden rahat siyasi geyikler dönüyor. Ama sinirler gergin bi saatte sayı anca 200 lere geliyor herkes çıkışta çorbacıya gidelim muhabbeti yapıyor. Saat 01.30 a geliyor herkes yorgun sinirli, ellerinde oy pusulaları bekliyorlar sırada.O zaman sabahki lafımı yutuyorum helal olsun aldıkları her kuruş için.
Sonunda sıra bize geliyor, oradaki görevliler iyiki iyi niyetliler bi
belgede imzalarımız eksik diyoruz bakıtılar ettiler yargıç dan onay aldılar bende
orjinal dilekçelerin fotoğrafları vardı onlara baktık çetelelere bakıldı kabul
ettiler ama insan ister istemez düşünüyor herşey sandık başkanında bitiyor
şimdi tutanaklar asıldı kapıya peki sen yolda onları değiştirsen kimsenin ruhu
duymaz biz orada belgeleri toparlarken değiştirsek kimse anlamayacak öyle bir kaos ortamı, oyların kabul edilmesi için tutanaklar yeterli ancak itiraz olması lazım
ki oylar tekrar sayılsın. Seçim merkezinde (sandıkların toplandığı) sadece belgedekilere ve imzalara bakıyorlar bir de ek olarak oy sayılarının toplamı tutuyor mu tutmuyor mu ona bakıyorlar o kadar. Yapılacak çok birşey yok zaten bu sistem içerisinde yapılacak maxsimum şey bu sistemin değişmesi lazım. Bizim vatandaş olarak yapmamız gereken tek şey kapılarda asılan tutanakların sistemdekilerle uyuşup uyuşmadığını kontrol etmek ne oyun
dönüyorsa oylar okuldan çıkarıldıktan sonra dönüyor.
Saat: 02.45
Sandığı teslim ettik sonunda ama dışarıda bekleyen en az 100 küsür kişiyi
arkamızda bırakarak dönüyoruz sandık başkanının eşi sandık başkanını almaya
geliyor senide eve bırakalım diyorlar kabul ediyorum. Ve başkan senin sayende
sandığı kurtardık sağ ol diyor. Ben önemli değil diyorum görevimi yaptım diye ekliyorum. Sabah
müşahittin şimdi neredeyse başkan oldun diyor sandık başkanı ile gülüşüyoruz. Evet
görevimi yaptım belki fazlasıyla yaptım ama bir hafta önce sandık müşahiti bile
değildim sadece elimi taşın altına sokmak istediğim için bu kadar uğraştım ve
belki iptal edilebilecek 200 küsür oyu kurtardım. Yorgun olsamda huzurluyum ve
bir sonraki seçimde yine sandıkta görevli olmak için başvuracağım. Bu sefer
Erenköy de değil Ümraniye de yada Pendik de yada Üsküdar da başka yerde sandığıma sahip çıkacağım, sende sandığına sahip çık !!!



No comments:
Post a Comment